Koronavirüs’ün hayatımızla birlikte toplumda ve işgücünde de büyük bir etkisi oldu. Henüz hayal etmek zor olsa da salgının yarattığı kriz bir gün sona erecek ve her şey normale dönecek. Ya da aen azından ’yeni normal’ dediğimiz süreç başlayacak. Peki iş dünyasında deneyimlediğimiz hangi değişiklikler kalıcı olacak?
Tıpkı bundan önceki global krizlerde olduğu gibi şu anda deneyimlediğimiz büyük Covid-19 değişikliklerinin de çoğu buharlaşacaktır. Ancak salgın, çalışma biçimlerimizle ilgili birçok unsurunu kalıcı olarak değiştirebilir. Neden mi?
Çünkü her şeyden önce küresel bir krizle karşı karşıyayız. Gezegendeki konumundan bağımsız olarak herkesin etkilendiği bir pandemi yaşıyoruz. Bunun yanında deprem ya da kasırga gibi doğa olaylarından farklı olarak, salgının kalıcı etkileri var; aylardır devam ediyor ve salgının kesin bir bitiş tarihi yok. Ayrıca yaşamın neredeyse her unsurunu etkiledi. Son olarak, salgını yok saymak imkansız. Bölgesel bir ekonomik kriz ya da bir yangın meydana geldiğinde hayatımızı pek fazla etkilenmeden sürdürebiliyoruz. Ancak Covid-19 uzunca süre kişisel gündemimizin en üst sırasında yer alabilecek kuvvette bir gelişme.
Koronavirüs sonrası iş yerine döndüğümüzde bazı şeyler eskiden olduğu gibi devam etse de birçok kalıcı değişikliği de fark edeceğiz. Bu durum, işe olan bakışımızla davranış biçimlerimizi de sonsuza dek değiştirebilir.
Peki bu değişiklikler neler?
Kurumsal esneklik
Artık birçoğumuz evden nasıl çalışabileceğini biliyor. Muhtemelen evden ya da uzaktan çalışma metodu pandemi bittiğinde de bugünkü popülerliğini koruyacak ve çalışanlar belirli sınırlar içinde de olsa evden çalışma talebinde bulunarak işverenlerin bu konuyu gündeme almasını sağlayacak. Özellikle yeni yetenekleri kaçırmak istemeyen şirketler için kurumsal esneklik bir şart olacak.
Ofis 2.0
Birbirimize verdiğimiz değeri anlamamızı sağlayan pandemi, yeni dönemde ofisleri yaratıcılığı ve yeniliği besleyen, çok daha sosyal ortamlara dönüştürebilir. Zorunlu tıbbi uygulamaları yapılacak ve sosyal mesafeye elbette dikkat edilecek. Ancak Covid-19’un tedavisi ve aşısı bulunduğunda ofisler bireyselden ziyade toplu çalışmanın yeri olacak. İş yerlerini günlük işlerimizi yapmak için değil, çalışma arkadaşlarımızla bir araya gelmek, toplantı yapmak, etkileşimin odaklı organizasyonlar düzenlemek için kullanacağız.
Videonun önemi
Video, sıraladığımız tüm değişikliklerin kalbinde yer alıyor. Görüntülü görüşmeyi daha kolay ve mümkün kılan Zoom, WebEx, Hangouts, Skype ve benzeri videolu iletişim araçlarının arkasındaki geliştiriciler, uzaktan çalışmayı senelerdir kolaylaştırıyor. Pandemi sürecinde ise tüm dünyanın görüntülü iletişime alışmasını sağladılar. Video, iş deneyimimize şaşırtıcı bir şekilde tamamen entegre oldu. Video, konuşurken birbirini görebilen insanların sıcaklığı sayesinde yeni kurumsal dünyanın daha organik ve insani olmasını sağlıyor.
Herkes için e-öğrenme
Artık hepimiz kariyerimize sınıf atlatacak yolun bilgi ve becerilerimizi geliştirecek online eğitimlerden geçtiğini biliyoruz. Covid-19’dan sonra e-öğrenme, eğitim programlarının en büyük parçası haline gelebilir. Yüz yüze öğrenme programları de muhakkak devam edecektir ancak yeni dönemde e-öğrenme platformlarının hem çalışanlar hem de işverenler için daha avantajlı olduğunu göreceğiz. Mikro Yazılım, 30 yıllık bilgi birikimi ve deneyimini, eğitim portalı Akademikro ile kariyerini bir adım ileriye taşımak isteyenlere aktarıyor. e-Dönüşüm, Finans, İnsan Kaynakları, Üretim Yönetimi, Lojistik’in de içinde olduğu 9 farklı alanda uzmanlık eğitiminin bulunduğu Akademikro ile siz de verimli ve etkili bir öğrenme süreci geçirerek iş hayatında size fayda sağlayacak niteliklere sahip olabilirsiniz. Akademikro ile siz de kendinize yatırım yapın.